Telbiye Nedir, Nasıl Getirilir?

Telbiye: Anlamı, Yapılışı ve Faziletleri

Esselamu aleyküm ve rahmetullah, kıymetli kardeşlerim.

Her birimizin kalbinde yatan o kutlu sevdaya, Kâbe-i Muazzama'ya doğru çıkılan yolculuk, sıradan bir seyahat değil; ruhun aslına, kalbin evine doğru manevi bir hicrettir. Bu yolculuğun bir parolası, bir anahtarı, adeta ruhunu özetleyen bir nidası vardır. İhram denilen o bembeyaz elbiselere bürünüp, dünyayı ve içindekileri geride bıraktığımız anda dilimizden ve kalbimizden dökülen o mübarek cümle: "Lebbeyk Allahümme Lebbeyk."

Bu ses, asırlar evvel Hz. İbrahim'e (a.s.) "İnsanları hacca çağır!"1 diye emredildiğinde, o ilahi çağrıya bugünün Müslümanının verdiği samimi bir cevaptır. Kulun, "Buyur Allah'ım, emrindeyim, davetine bütün varlığımla icabet ettim!" diyerek sonsuz bir teslimiyetle Rabbine yönelişinin ilanıdır.3 Bu yazımızda, umre yolcusunun dilinden düşürmediği Telbiye'nin sadece lafızlarını değil, manevi derinliğini, fıkhi hükümlerini ve bir müminin hayatındaki yerini kapsamlı bir şekilde ele alacak, bu kutlu yolda sizlere bir yol arkadaşı olmaya çalışacağız.

Telbiye Duası: Anlamı, Ruhu ve Tevhid İkrarı

Telbiye, ihrama girmiş bir müminin, tavafa başlayana dek dilinden düşürmediği, umre ibadetinin özünü teşkil eden bir zikirdir. Bu duanın her bir kelimesi, derin bir mana ve teslimiyet içerir.

  • Arapça Metni: لَبَّيْكَ اللَّهُمَّ لَبَّيْكَ، لَبَّيْكَ لاَ شَرِيكَ لَكَ لَبَّيْكَ، إِنَّ الْحَمْدَ وَالنِّعْمَةَ لَكَ وَالْمُلْكَ، لاَ شَرِيكَ لَكَ
  • Okunuşu: "Lebbeyk Allahümme lebbeyk, lebbeyke lâ şerîke leke lebbeyk. İnne'l-hamde ve'n-ni'mete leke ve'l-mülk, lâ şerîke lek."
  • Anlamı: "Buyur Allah'ım buyur! Emrindeyim buyur! Senin hiçbir ortağın yoktur. Emrindeyim buyur! Şüphesiz her türlü övgü, nimet, mülk ve hükümranlık sana mahsustur. Senin ortağın yoktur."4

Derinlemesine Tahlil

Bu mübarek cümlenin her bir parçası, imanın temel direklerini yeniden inşa eder:

  • "Lebbeyk": Bu kelime, basitçe "geldim" veya "buradayım" demek değildir. İçinde bir coşku, bir şevk, bir sevgiyle koşarak emre amade olma hali barındırır. Kulun, Rabbi'nin davetine dünyevi tüm engelleri, meşgaleleri ve bahaneleri aşarak, "Ya Rabbi, işte geldim, emrindeyim!" diye seslenişidir.
  • "Lâ Şerîke Lek" (Senin Ortağın Yoktur): İşte bu ifade, Telbiye'nin ve tevhid inancının kalbidir. Umre yolculuğu, kalbimizdeki ve hayatımızdaki bütün sahte ilahları; makamı, mevkiyi, şöhreti, malı, mülkü, hatta nefsimizin arzu ve isteklerini geride bırakıp sadece ve sadece bir olan, eşi ve benzeri olmayan Allah'a yönelme eylemidir. Telbiye, bu ikrarın dil ile ilanıdır.
  • "İnne'l-hamde ve'n-ni'mete leke ve'l-mülk" (Şüphesiz Hamd, Nimet ve Mülk Sana Aittir): Bu cümle, kulun acziyetini ve Allah'ın sonsuz lütfunu, kudretini ve sahipliğini itiraf etmesidir. Umre yolcusu, daha yolun en başında, kendisine bu kutlu yolculuğu nasip eden, ayaklarına yürüme gücü veren, kalbine bu sevdayı düşüren Rabbine en içten şükrünü bu sözlerle sunar.

Telbiye, fıkhi bir gereklilik olmasının ötesinde, manevi bir kapının anahtarıdır. Fıkıh kaynaklarımızda Telbiye, niyetle birlikte ihrama girişin olmazsa olmaz bir parçası, yani rüknü olarak kabul edilir. Bu fıkhi zorunluluk, aslında manevi bir disiplin sürecini başlatır. Telbiye söylendiği an, "ihram yasakları" denilen ve kişiyi dünyadan soyutlayıp tamamen Allah'a yönelten bir arınma dönemi başlar.5 Koku sürmemek, dikişli elbise giymemek (erkekler için), tartışmamak, canlılara zarar vermemek gibi yasaklar6, Telbiye'de dile getirilen "Senin için buradayım, emrindeyim" sözünün bedensel ve pratik bir yansımasıdır. Dolayısıyla fıkhi bir kural olan Telbiye, doğrudan manevi bir odaklanma sürecini tetikler; kural, ruhu şekillendiren bir kalıp görevi görür.

Adım Adım Telbiye: Ne Zaman, Nerede ve Nasıl?

Telbiye'nin ne zaman başlayacağı, yolculuk boyunca nasıl devam edeceği ve ne zaman sona ereceği, umre ibadetinin doğru bir şekilde ifa edilmesi için bilinmesi gereken önemli adımlardır.

İhrama Giriş ve Telbiye'nin Başlangıcı

Umre yolculuğuna çıkan bir kimse, "mikat" adı verilen sınırları geçmeden önce mutlaka ihrama girmelidir.5 İhrama hazırlık, Peygamber Efendimiz'in (s.a.v.) uygulamalarıyla şekillenmiş bazı sünnetleri içerir:

  • Bedensel Temizlik: Mümkünse gusül abdesti almak, değilse normal abdest almak. Tırnakları kesmek, koltuk altı ve kasık temizliğini yapmak.5
  • Güzel Koku Sürünmek: İhrama girmeden önce vücuda güzel ve alkolsüz koku sürünmek sünnettir. İhrama girdikten sonra bu koku kalsa da bir sakıncası yoktur, ancak ihramlıyken yeniden koku sürülmez.
  • İhram Elbiseleri: Erkekler, "izar" ve "rida" adı verilen, dikişsiz iki parça beyaz örtüye bürünürler. Bu, dünyevi statü ve farklılıkları bir kenara bırakıp Allah katında eşitlenmenin sembolüdür. Kadınlar için özel bir ihram kıyafeti yoktur; onların normal, tesettüre uygun elbiseleri ihramları sayılır. Ancak ihramlıyken yüzlerini peçe veya benzeri bir şeyle örtmezler.10
  • İhram Namazı ve Niyet: Kerahet vakti değilse iki rekât "ihram namazı" kılınır. Namazdan sonra kalben umreye niyet edilir ve bu niyetin dil ile "Allah'ım! Senin rızan için umre yapmak istiyorum. Onu bana kolaylaştır ve kabul eyle" şeklinde ifade edilmesi müstehaptır.4
  • Telbiye'nin Başlaması: Niyetin hemen ardından Telbiye getirilerek ihrama girme işlemi tamamlanır. İşte bu andan itibaren ihram yasakları başlamış olur.5

Yolculuk Boyunca Telbiye

Telbiye, sadece ihrama girerken bir defa söylenen bir cümle değildir. O, Mekke'ye varana kadar müminin dilinde ve kalbinde devam eden bir zikirdir. Her fırsatta, özellikle de şu durumlarda Telbiye getirmek müstehaptır:

  • Yolculuk esnasında bir vasıtaya binerken veya inerken,
  • Yokuş çıkarken veya inerken,
  • Diğer kafile ve yolcularla karşılaşıldığında,
  • Seher vakitlerinde ve farz namazların hemen ardından.

Sünnete uygun olan, her söyleyişte Telbiye'yi üç defa tekrarlamak, ardından tekbir (Allahu Ekber), tehlil (Lâ ilâhe illallah) ve salavat-ı şerife getirmektir.

Telbiye'nin Sonu: Vuslat Anı

Umre için getirilen Telbiye, manevi yolculuğun sesli ilanıdır. Bu ilan, yolculuğun hedefine ulaştığı anda yerini fiili ibadete bırakır. Umre yolcusu, Kâbe-i Muazzama'yı görüp umre tavafına başlayacağı ana kadar Telbiye getirmeye devam eder. Tavafa başlarken Telbiye kesilir.4 Bu durum, sembolik olarak derin bir mana taşır. Yol boyunca "Sana geliyorum Ya Rabbi!" nidası olan Telbiye, Kâbe'nin etrafında dönmeye başlandığı an "Senin huzurundayım ve emrindeyim Ya Rabbi!" eylemine dönüşür. Söz biter, fiili teslimiyet ve ibadet başlar. Bu, sadece bir kural değil, ruhun arayıştan vuslata geçtiği manevi bir geçiş anıdır.

Telbiye'nin Hükmü ve Faziletleri: Rabb'in Misafiri Olmak

Telbiye getirmek, Hanefi mezhebine göre niyet ile birlikte ihramın iki temel direğinden (rüknünden) biridir. Dolayısıyla Telbiye olmadan ihrama girilmiş sayılmaz. Bu fıkhi önemin yanı sıra, Telbiye getirmenin sayısız manevi fazileti vardır.

Peygamber Efendimiz (s.a.v.), bu mübarek zikrin faziletlerini bizlere şöyle müjdelemiştir:

  • Kâinatın Zikre Eşlik Etmesi: "Telbiyede bulunan hiçbir Müslüman yoktur ki, onun sağında ve solunda bulunan taş, ağaç, sert toprak onunla birlikte telbiyede bulunmasın, bu iştirak arzın son hududuna kadar devam eder." (Tirmizî).9 Düşünün ki kıymetli kardeşlerim, siz "Lebbeyk" dediğinizde sadece siz değil, etrafınızdaki bütün mahlukat sizinle birlikte Rabbini zikrediyor. Bu, kulun zikrinin aslında kozmik bir zikre katılması, tüm varlığın Allah'ı tesbih ettiği şuuruna ermesidir.
  • Günahların Affı: "Güneş, gününü ihramlı ve telbiye ile geçiren mü'min kişinin günahlarıyla batar ve böylece o kişi günahsız kalır." (Taberânî).1 Telbiye, günahların yükünden arındıran manevi bir rahmet yağmurudur.
  • Allah'ın Misafiri Olma Ayrıcalığı: "Hac ve Umre yolcuları Allah'ın seçkin misafirleridir; dua ettiklerinde dualarını kabul eder, tövbe ederlerse de tövbelerini kabul eder." (İbn-i Mace).1 Telbiye getiren bir mümin, artık sıradan bir yolcu değil, Rahman'ın misafiridir. Bu statü, duaların kabulü için eşsiz bir fırsattır.
  • Cennet Müjdesi: Ashab-ı Kiram'dan biri sorduğunda, "Telbiye getiren kişiye müjde verilir... Bu müjde Cennet midir?" diye, Efendimiz (s.a.v.) "Evet" buyurmuştur (Taberânî).1

Telbiye'nin Başlangıcı: İhram ve Yasakları

Telbiye ile birlikte başlayan ihram hali, kelime olarak "haram kılmak" anlamına gelir. Hac veya umreye niyet eden kişinin, normalde helal olan bazı fiil ve davranışları, ibadet süresince kendisine yasaklamasıdır.7 Erkeklerin büründüğü kefen misali iki parça dikişsiz örtü, dünyevi tüm unvanlardan, makamlardan ve zenginlikten soyunup Allah katında eşit bir kul olma halini simgeler.3

İhram yasakları, rastgele konulmuş kurallar değildir. Bu yasaklar, "Lebbeyk" diyerek ilan edilen teslimiyetin hayata geçirilme biçimidir ve üç temel eksende bütüncül bir ahlak ve bilinç eğitimi sunar:

  • Kendine ve Nefse Karşı Disiplin: Koku sürmemek, süslenmemek, saç ve tırnak kesmemek gibi yasaklar, kişinin benliğini, egosunu ve dış görünüş takıntısını terbiye etmeyi hedefler.6
  • Başkalarına Karşı Disiplin: Kavga etmemek, kötü söz söylememek, tartışmamak gibi yasaklar, milyonlarca insanın bir arada bulunduğu o kutsal mekânlarda toplumsal barışı ve kardeşlik hukukunu korumayı amaçlar.14
  • Doğaya ve Çevreye Karşı Disiplin: Bitki koparmamak, avlanmamak gibi yasaklar, Harem bölgesinin kutsallığına ve Allah'ın yarattığı ekosisteme saygıyı öğretir.6

"Lebbeyk" diyen insan, sadece Allah'a değil, O'nun yarattığı her şeye karşı sorumluluklarını kuşanmış olur.

Sonuç: Yankılanan Bir Teslimiyet

Kıymetli kardeşlerim, Telbiye, umre yolculuğunun bitişiyle dilden düşse de, kalpten ve hayattan asla düşmemesi gereken bir şuur halidir. O kutsal topraklardan döndükten sonra da hayatın her alanında Allah'ın emirlerine "Lebbeyk Ya Rabbi!", nimetlerine şükürle, imtihanlarına sabırla "Lebbeyk Ya Rabbi!" diyebilme bilinci, umrenin bize en büyük hediyesidir.

Rabbim, her birimize o mübarek kelimelerle Kâbe'sine misafir olmayı, davetine icabet etmeyi nasip eylesin. Dilimizden dökülen "Lebbeyk" nidasını, kalbimizin en derin teslimiyetinin bir yansıması kılsın. Allah'a emanet olunuz.

Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

  1. Telbiye'yi yanlış okursam veya ezberleyemezsem ne olur?
    Önemli olan niyet ve samimiyettir. Ezberlemekte zorlananlar bir kağıttan, kitaptan veya telefon ekranından bakarak okuyabilirler. Hatta bir başkasının okuyuşunu tekrar ederek de Telbiye getirebilirler. Fıkhen mühim olan, bu sözlerin niyetle birlikte söylenmesidir.
  2. Kadınlar Telbiye'yi sesli mi okumalıdır?
    Kadınların, erkekler gibi seslerini yükseltmeden, kendi duyabilecekleri veya yanlarındakileri rahatsız etmeyecek kadar hafif bir sesle Telbiye, tekbir ve dua etmeleri edebe daha uygundur.
  3. Umre'de Telbiye ne zaman başlar, ne zaman biter?
    Telbiye, mikat mahallinde umreye niyet edip ihrama girdikten hemen sonra başlar ve Kâbe-i Muazzama görülüp umre tavafına başlanacağı ana kadar devam eder.

Kaynakça: